Geliştirilmiş icat

Posta kutusuna düşen süper bir yazı.Son 50 seneden daha uzun bir süredir gerek yabancı kaynaklı olsun gerek devlet tarafından uyutulan; kimliği,dili, kültürü, yaşam tarzı bozulan Türk toplumu hakkında üzerinde düşünülmesi gereken küçük bir tespit (bknz:TDK = Bir şeyi sağlam bir biçimde yerleştirme, yerinden oynamaz duruma getirme, saptama.)Hoş TDK'nın sözcük bilgisinin ne kadar doğru olduğu tartışılır.O da ayrı bir yazının konusu olsun müsadenizle...



Televizyon açık...

Ve her kanalda yayınlanan bir banka reklamı...

Hızlı trende seyahat eden bir ABD'li, bir Japon, bir Türk....

Fıkra misali...

ABD'li; gevrek gevrek gülümseyerek, cep telefonunu icat ettiği ile...

Japon; ABD'linin icat ettiği telefonu geliştirmekle övünüyor..

Sıra bizimkine gelince çok bilmiş ve kendine güvenen bir eda ile gülümsüyor ve

"Cebi aracılığı ile 20 Dakikada kredi çekmekle" övünüyor...

Yani ortada;

Icat ettiği ile övünen ABD'li

Icat edileni geliştirmekle övünen Japon

Başkasının teknolojisi ile en hızlı borcu almakla övünen Türk....

ARTIK YETER! BİZ SÖMÜRGE MİYİZ?

30 Nisan 2006 günlü Hürriyet'in Ankara ekinde, Sayin Yalcin
Bayer'in kösesinde okudugumuz haber sabrimizi tasirmistir. Artik yeter
diyor ve bütün dilseverleri, kendi ülkemizde bizi konuk durumuna
düsürenlere tepki vermeye cagiriyoruz. Bu, yurttaslik sorumlulugumuzdur,
dilseverlikle yurtseverlik arasindaki bag unutulmamalidir!

Önce "Türk"ü, "Turk, Turc, Turca", Ankara'yi "Angora",
"Anadolu"yu "Anatolia" yaptilar; yeterince tepki vermedik. Simdi
"Migros"un adi "Ankamall" oluyormus. "Migros"a bile alisamamistik
ki, alistigimizi sananlar bir adim daha atiyorlar. Bu NE cesaret, bu
gücü kimden, nereden aliyorlar?

Ülkemizi yabanci adlarla kirletenlerin basini Türk üreticinin,
mühendisin, isletmecinin, girisimcinin cekmesi cok acidir. Türk
üreticinin kendi emegini Türkceyle adlandiramamasi hem aci, hem de utanc
verici bir bilincsizlik örnegidir. Artik ürettigi giysiye, sekere,
tatliya; icinde yasadigi isyerine; islettigi lokantaya, cayevine, otele,
alisveris merkezine Türkce ad bulamayanlarin yurt ve dil sevgisinden
kuskulanir olduk.

Ne demek "Ankamall?" Sagduyudan yoksun, hangi bilincin ürünü?
Atatürk'ün devrimlerin isigini parlattigi Ankaramizin adini, anlamini
kirletmek nasil bir anlayistir? Zaten her kösesi kirletilerek Ankara,
Ankara olmaktan cikarilma noktasina gelmistir! İste, Ankara'dan isyeri
adlari: Bianco Rosso, Chiken Last Stop, Mezzaluna, Cakeland ve
yüzlercesi.

Nicin, "merkez"ler "center"e, "kargo"lar "cargo"ya,
"sov"lar "show"a, "ekstra"lar "extra"ya, "kulüp"ler "clup"a.
dönüstü? Yasayla korunan Harf Devrimi cignenirken, nicin cumhuriyet
savcilari onlarca tabelayi göremez oldu? Yillardir haykiriyoruz ve
sesimizi duyan tek cumhuriyet savcisi cikmamasina sasiriyoruz!

Türkce, bagimsizligimizin simgesidir; "ses bayragimiz"dir; ulusal
kimligimizdir. Dilimiz sözcük sözcük cignenirken, Ankaramizin adini
bozan "Ankamall" sözcügüne ve tüm yabanci adlara artik
katlanamayacagimizi belirtiyor; yillardir ürününe, isyerine yabanci ad
koyanlara karsi verdigimiz savasimi, cumhuriyet savcilarinin görmesini,
duymasini diliyor; bu savasimin arkasini birakmayacagimizi kamuoyuna
duyuruyoruz!




Sevgi Özel


Dil Dernegi Baskani