LCD monitor alma rehberi


Epey uzunca bir zamandır emektar CRT (LG) monitörümü satıp yepyeni 19" LCD almayı düşünüyordum.Düşünüyorum ama binlerce marka model arasında gidip geldikten sonra detaylı bir şekilde araştırma yapmaya karar verdim.Çünkü donanım satan firmalar monitörlerin genel bilgilerini vermelerine rağmen belkide asıl önemli olanlarını saklamayı tercih eder durumdalar. Ufak bir araştırmadan sonra bu konudaki en iyi incelemenin PClabs tarafından yapıldığına kanaat getirdim.Ellerine sağlık çok doyurucu inceleme olmuş ki PClabs; donanım siteleri arasında favorim olmaya başladı.

Herneyse defalarca adres aramaktansa bilinçüstüne kopyalayayım istedim.Mevzuatla alakadar olmayan bu içerik arşivde kalsa yeterli olur.



LCD Alırken Neye Dikkat Etmeli:

Verdiğimiz bilgileri toparlayacak olursak:

  • Ekranın oranı; misal 4:3 gibi. Oyun ve filmler için dikkat etmeniz gerekebilir. Ölçeklenme problemleri olabiliyor.
  • Ekranın native-doğal çözünürlüğü: 17 ve 19 inçler için(Eizo gibi birkaç istisna 19 inç dışında) bu çözünürlük 1280×1024. Daha büyük LCD panellerde ise 1600×1200. Elbette oyun oynarken kartınız elvermediği için 1024×768'e dönerseniz enterpolasyon söz konusu. Bazı ekranlar da ekstra filtreler var, rahatsız etmiyor ama çoğunda da yok. Dikkat.
  • Ekranın sinyal dönüştürücüsü (inverter) kaç bitlik? Bu renk tayfının ne kadarını sunabildiğini sınırlayan bir etken! Grafikerler için çıkartılan ekranlarda (Eizo gibi) tepki süresi kötü oluyor ama bu parçaya önem veriyorlar. Inverter maliyette büyük etken olduğundan firmalar kesinti yapıyor. 16.2 milyon yerine 16.7 milyon renge bakınız(önemli ise). Renk bahsinde detayı işleniyor, bkz.
  • Garanti kaç yıl? Yerinde garanti var mı?
  • Beğenmezsem iade ? (web'den alacaksanız iade şansınız var)
  • Ölü-bozuk piksel garantisi var mı? O kadar para veriyoruz yazık olur. 1 kötü piksel bile acayip sinir bozucu olacaktır.
  • OSD yani ekran menüsü var mı yok mu? Linux kullanıyorsanız parlaklığı yazılımla kontrol eden bir monitör sizin için kabus olacaktır!
  • Griden-Griye tepki süresi. Bu tepki süresi mevzuları için testlere bkz. Üreticiler aynı paneli kullansalar da pazarlama stratejilerine göre ekranın ortalama tepki süresini değil de en düşük değerini yazabiliyorlar. Xbitlabs-THG-Anand gibi sitelerdeki tepki süresi grafiklerine bakmanız yeterli.
  • Görmeden asla ALMAYIN! Vatan, Teknosa, Bimeks gibi "sergi" alanları + gerekirse distribütörlerin kapısını aşındırın.
  • Ne kadar ısınıyorlar el ile kontrol edin.
  • Ölü piksel için "parmak ile oğuşturma" işe yaramaz.
  • DVI çıkışı tercih edin! Analog çıkış ile yetinmeyin. Farkı görünce siz de DVIci olacaksınız. 17 inç ekranlar için Analog DVI'dan ne kadar farklıdır sorusunun cevabı pek net değil, fark göremeyenler de var, gördüğünü iddia edenler de. Bütçeniz düşükse 17 inç ekranlarda analog tercih edilebilir. Son günlerde analog sinyal prosesi oldukça geliştiğinden bazı modellerde ancak profesyonel kullanıcılar aradaki farkı "farkedebiliyor".
  • Her kullanıcının gözü ve hassasiyeti farklıdır, unutmayın. Her zaman kendiniz son testi yapın. Yorumlara dikkat edin.
  • Yansıma önleyici kaplama: Silerken dikkat edin, alırken de. Renkleri ve görüntüyü olumlu-olumsuz yönde etkileyebilir.
  • Arka panel ışığı üniform (her yerde eşit) dağılıyor mu?
  • Tepki süresi: Üretici 20'lik panele 16 diyebilir. Bu o panelin inebildiği minimum değerdir ama sürekli bu hızda çalıştığı söylenemez. 30ms'yi de bulabilir tepki süresi. Bunu iyi anlamak için tepki süresi kavramını ve nasıl ölçüldüğünü vesaireyi de bilmek lazım, vakit olursa wiki'de bir LCD rehberi yazmaya çalışabiliriz. Güzel bir örnek şu testteki ilk grafik: http://graphics.tomshardware.com/display/20050215/lcd-04.html

Örneğin Hyundai'nin modeli 8ms'yi bulmuyor bile(Gerçi görüntüyü bozma pahasına testin sonunda o değeri yakalamışlar). Eğriye bakarsanız 25ms'nin bile üstüne çıktığı oluyor. Ama elbette 16ms bir panelden iyi her halükarda.

Bir LCD Ekran Gördüğünüzde Nelere Bakmalı?

  • Ghosting var mı?: Oyunlarda-hızlı filmlerde önemli. Ekranda ikinci bir "eko" görüyorsanız ghosting vardır ve piksellerin açılıp kapanma hızları oyun için yeterli değil demektir. Unreal, Halo gibi oyunlarla testi etmeli.
  • Blur : görüntüde bulanıklıklar..
  • Screen Door etkisi: Ekrana baktığınızda LCD'yi oluşturan piksellerin arasındaki kısımları-duvarları görüyorsanız buna denir. Kare kare pikselleri saymanız takdir edilir ki hoş olmaz. Projektor cihazları için de geçerli. Ekrana çok yakından bakınca görmek değil de normal çalışma-izleme uzaklıklarında görülüp-görülmediği önemli. Özellikle 19" monitörlerde buna daha sık rastlarsınız.
  • Renk tutarlılığı. Bunu THG-Anand gibi sitelerdeki renk ekipmanlarına bırakalım. Grafiker iseniz malumdur ki ekrandaki siyahın gerçek siyah olup olmadığı, tüm renk tayfalarının görüntülenip görüntülenmediği önemli. Bunu mağazada farketmek zor olsa gerek.
  • Bakış açısı: Doğaldır ki kafanızı oynattığınızda ekranın renkleri farklı görünürse canımız sıkılacaktır. Ölçmesi basit. Ekranın tam karşısından başlayın ve yavaşça sağa sola doğru hareket edin. Açı-ölçer ile bile ölçebilirsiniz. Bu konuda başarılı Samsung 172X ile alınmış örnek bir görüntü: http://milliron.org/photo/samsung-172x/images/DSC_5367.jpg
  • Bağlantılar vs.
  • Ekranın çerçevesi. Kalın olması veya ayna gibi olması rahatsız edecektir, unutmayın.
  • Kontrast Oranı: şu 500:1 vs diye gösterilen oran. Filmlere ve oyunlara bakınız. Aşırı karanlık olan alanlarda detay gidiyorsa kontrast düşüktür.
  • Ergonomisi nasıl? Yüksekliği vs. ayarlanabiliyor mu? Ayarlanmıyorsa monitörün altına kitap koyarak göz hizanıza getirmek zorunda kalabileceğinizi unutmayın! Bazı monitörlerin ekranları 90 derece döndürülebilmektedir; döküman okurkan işe yarayan bu özelliği arayabilirsiniz.
Kaynak = PCLabs
İnceleme adresi

Mustafa bize logo yapsana


Efendim duymayan kalmamıştır.google bize logo yapsana kampanyası epeyce bir ses getirdi.,hatta buradan çeşitli insanlardan gelen çok güzel logoları görmekte mümkün..Umarım Google sesimizi duyar...


Sesimizi duymak derken: hazır yeri gelmişken bilinçüstü olarak bizde bu tarz bi kampanya başlatalım...


MUSTAFA BİZE LOGO YAPSANA


Mustafa mustafa duy sesimizi... Yeni yeni tasarımlar yeni yeni logolar istiyoruz bilinçüstüne...

Yalan dünya



  Ölümün farkına yenimi varmaya başladım nedir? yakın süre önce anneannemi kaybetmiştim.Ondan 2 ay öncede teyzemi...

Ölüm haberini aldığınızda ilk düşündüğünüz nedir ? gözünüzün önüne gelen ilk kare.

Acısı hafiflermiş ölümün zamanla... Sanki yalan gibi.. Gittikte ağırlaşıyor sırtımda kamburu...

Düne kadar asla ölmeyeceğime veya başıma kötü birşey gelmeyeceğine inanan ben yavaş yavaş idrak ettimki bir gün mutlaka benimde vaktim gelecektir.Buradan hareketle  artık beyin olarak yaşlanmaya başladığımı düşünmeye başladım...



Arkaplanda Candan Erçetin ' in harika parçası çalıyor.Gözlerimin önünde hafif nem, boğazımda düğümlenen nefes..,




Düşünmeye başladım.


Dünya ne garip. İnsanlar ne garip.


Büyümekle hatamı ettik ? Çocukken daha bir güzeldi sanki dünya... Anladımki hancı değilmişiz bu sahte dünyada... Boşu boşuna neden sahiplenelim ki? Aslında benim olan hiçbirşey yok...







Powered by ScribeFire.